Articles

Kur’ân Perspektifinde Hoşgörü-Dostluk Münasebeti ve Gayr-i Müslilmlerle İlişkilerde Dostluk Meselesi Kur’ân Perspektifinde Hoşgörü-Dostluk Münasebeti ve Gayr-i Müslilmlerle İlişkilerde Dostluk Meselesi

Ömer Aslan Öğr. Gör. Bakü Devlet Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekan Muavini. Bakü – Azerbaycan, Cumhuriyet Üniversitesi İlahiyat Fakültesi. Sivas – Türkiye

Necə istinad edilir?

Zotero Mendeley EN EndNote

Xülasə

Toplumsal yaşam kurallarını hiçe sayarak birlik ve beraberlik içerisinde olmayı engelleyen hareketler hiçbir millet tarafından kabul edilmemiştir. Kin, nefret, öfke ve düşmanlık duyguları kesinlikle hoş görülemeyeceği gibi bunları taşıyan insanlarla dostluk kurmak da mümkün değildir. Zira hiçbir insanın aynı anda hem dost hem de düşman olduğu görülmemiştir. İnsan fıtratının bir gereği olan bu duruma karşı Kur’ân’ın tavrı da aynıdır. Kur’ân, diyalog kurma, dost ve arkadaş edinme hususunda insanların din, inanç, anlayış ve düşüncelerinden ziyade onların sergiledikleri tavırları dikkate almaktadır. Ona göre kim ve ne olursa olsun kin, nefret ve düşmanlık duygusu taşıyan her şey, dost olmayı engelleyen faktörler arasında yer almaktadır. Bununla birlikte negatif duygular taşımayan her insanla dost olma mecburiyeti bulunmadığı halde, bunların hoş görülmesi esastır
No nation accept behaviors resists unity desregarding social life rules. Its impossible to connive rancor, hate, anger and enmity and make friends who carry such as feelings. Because nobody can be friend and enemy at the same time. Quran also encorages this features of human being. Quran considers behaviors of people in establish dialogue rather than their religion, belief, mentalty and mind. According to Quran rancor, hate and enmity puts a stay on make friends to others. For all that in spite of there is not obligation to make friends every one carry negative feelings, its basis to connive this peoples.
Toplumsal yaşam kurallarını hiçe sayarak birlik ve beraberlik içerisinde olmayı engelleyen hareketler hiçbir millet tarafından kabul edilmemiştir. Kin, nefret, öfke ve düşmanlık duyguları kesinlikle hoş görülemeyeceği gibi bunları taşıyan insanlarla dostluk kurmak da mümkün değildir. Zira hiçbir insanın aynı anda hem dost hem de düşman olduğu görülmemiştir. İnsan fıtratının bir gereği olan bu duruma karşı Kur’ân’ın tavrı da aynıdır. Kur’ân, diyalog kurma, dost ve arkadaş edinme hususunda insanların din, inanç, anlayış ve düşüncelerinden ziyade onların sergiledikleri tavırları dikkate almaktadır. Ona göre kim ve ne olursa olsun kin, nefret ve düşmanlık duygusu taşıyan her şey, dost olmayı engelleyen faktörler arasında yer almaktadır. Bununla birlikte negatif duygular taşımayan her insanla dost olma mecburiyeti bulunmadığı halde, bunların hoş görülmesi esastır